cayicen135

Turkcell Süper Lig’in bitmesine altı hafta kala cayicen135’teki dostlarla biraz konuşmak, dertleşmek ve durum değerlendirmesi yapmak istiyorum.

Sivasspor

Sivasspor’un formu son haftalarda gittikçe düşüyor. Bunu yorgunluğa, strese bağlayabilirim. Sezonun sonuna doğru maçlarda tecrübe ön plana çıkıyor. Bu bir senede sahip olunacak bir özellik değil. Sivasspor’un sergilemek istediği aslında her Anadolu takımı gibi sert oyunun yanında, teknik oyuncularla gol bulabilmek. Bunu bana göre Türkiye için etkili forvet hattıyla başarıyorlar. Bu sene onlar için en büyük artıyı transfer edilen Bilica sağlamıştır. Gelecek sezon ellerinde tutabilecekler mi bilmiyorum ama Sivas defansını bu sezon toparladığı kesin. Lakin Bülent Uygun’dan hiç bahsetmeyeceğim çünkü ayrı bir yazı çıkarabilirim.

Emre Özatakan’ın Goal.com Türkiye ve Goal.com İnternational’da yayınlanan yazısını okumanızı tavsiye ediyorum.

Beşiktaş

Beşiktaş’ı en güzel hafta hafta inceleyerek anlatabiliriz. Çünkü Mustafa Denizli’nin getirdiği güven ve Ernst, takıma yerleştikten sonra Beşiktaş her maçı farklı tarzlarda oynayarak kazandı. Bazıları buna çeşitlilik diyebilir. Haklıdır da ama Barcelona’da çeşitlilik olur, Manchester United’da olur. Her hafta takımının iskeletini bozmanın bitime az kala anlamsız olduğunu düşünüyorum. Son iki haftadır takımı yöneten, futbol oynatan Yusuf bu hafta maça kenarda başlıyor. Sahanın en çok koşan oyuncusu Holosko çıkıyor, Bobo oyunda kalıyor. Son dakikada Bobo’nun kafa vuruşu maçta girdiği tek pozisyon. Atsa çok şey değişir miydi? Neler olurdu kapalıda kestiremiyorum.

Trabzonspor

Ersun Yanal ve ekibi yarışı 14 kişilik kadrosuyla sürdürmeye devam ediyor. Bu haftanın en karlı takımı, tekrar umutlandılar ve önlerinde çok önemli bir maç var. Bu sezon, ilk yarıdaki Galatasaray ile birlikte maçlarda en çok pozisyona giren ekibi. Ayrıca geçtiğimiz 28 haftada Trabzonspor’da olmayınca olmuyorlar çok oldu. Ama Trabzonspor’un izlediğim birkaç maçında da hiçbir şey görmedik. Yeni takım olmanın dezavantajları diyorum. Bu sezon Avrupa Kupalarına katılabilecek bir Trabzon gelecek sene iş yapabilir.

Galatasaray

Öyle bir maç oynandı ki iki ezeli rakip ne olduğunu anlamadılar. Skibbe’nin gidişi Bülent Korkmaz serüvenini başlattı. Ama hep eksik kadro sakatlıklar, cezalılar, Lincoln krizi takımı bozdu. Oyununu bozdu. Kafaları dağıttı. Galatasaray’ın iç işlerinden pek anlamam ama birkaç oyuncu bu takıma yakışmıyor. Bunu Galatasaraylı arkadaşlarım da söylüyor. Peki Adnan Polat ne yapmalı. Bence pek konuşmamalı.

Fenerbahçe

Fenerbahçe’de bir senede çok şey değişti. Zico’nun yakaladığı havayı, Aragones ile devam ettirmeye çalışan Fenerbahçe, karşılarında bambaşka bir tablo gördüler. Mehmet Aurelio’nun takım için önemini görmeyenler, yanlış transferlere imza attılar. Tribünle tersleştiler. Böyle bir durumda yapabileceğiz en son tribün ile tersleşmek olmalıdır bana göre zira kulübün gerçek sahipleri onlardır. Şu an Kadıköy tam bir kapalı kutu. İçinden ne çıkacak göreceğiz.